Hem mutlu olurdum, hem de çok zengin
Benimde sihirli yüzüğüm olsa…
Yüksekten bakardım, her taraf engin
Benimde sihirli yüzüğüm olsa…
Bir’e aldığımı bin’e satardım,
Engel olanlara varır çatardım,
Saraylar yaptırır rahat yatardım,
Benimde sihirli yüzüğüm olsa…
Bir Vekil olurdum, sonra Başbakan
Büyülerdim halkı; olur boş bakan.
Şerbet sanılırdı; akan bunca kan
Benimde sihirli yüzüğüm olsa…
Tüylenen tavuğa atardım yemi,
Tuzağa düşerdi birkaç acemi.
On uçak alırdım, otuz da gemi;
Benimde sihirli yüzüğüm olsa…
Usta kullanırdım mezhebi, dini
Rehber edinirdim nefreti, kini.
Evinden kovardım ev sahibini,
Benimde sihirli yüzüğüm olsa…
Servet edinmeye Vakıf kurardım,
Rüşvete derdim ki “Hak için yardım”.
İşadamlarını bir bir soyardım,
Benimde sihirli yüzüğüm olsa…
Kendimce yazardım Anayasa’yı
Atardım bir yana derdi, tasayı.
Tırlar zor taşırdı benim kasayı,
Benimde sihirli yüzüğüm olsa…
Kanlar kustururdum her muhalife,
Çıkmazdı karşıma ne Bey, ne Efe.
Hem Başkan olurdum, hem de Halife;
Benimde sihirli yüzüğüm olsa…
Uyan ey Bindebir, bu nasıl yüzük?
Uyutuyor halkı, gözleri süzük.
Ne kanun tanırım; ne yasa, tüzük
Benimde sihirli yüzüğüm olsa…
21.07.2019 – (6+5)
Ozan Bindebir