Ey koca yürekli Musa Eroğlu!

Toros Dağlarının özü var sende.

Kumaçukuru’ndan Musa’nın oğlu,

Öyle bir babanın tözü var sende.

 

Âşık olan anlar böyle bir hâlden,

Cahiller anlamaz yüz bin misalden,

Nasiplenen çoktur o nur cemâlden,

Hikmet-i Hüdâ’nın yüzü var sende.

 

Duyurdun Tahtacı Türkmen soyunu,

Geç öğrendin güzellerin huyunu,

Övdün nicesinin servi boyunu,

Yüzlerce güzelin nazı var sende.

 

Bazen “Ayşe’m” dedin bazen “Mihriban”

Aşk olduğu yerde olmuyor isyan.

Yıkıldı, üzüldü her birinde can,

Geçmeyen ince bir sızı var sende.

 

Coşkun akan selde, baharda yazda,

Âşığa saygıda, aşka niyazda,

Pınar başındaki gelinde kızda,

Karacaoğlan’ın sazı var sende.

 

Seni dinler oldu şu koca Cihan

Sanatına hayran olmuşuz inan!

Sohbete gelince öyle nüktedan,

O Ahî Evran’ın sözü var sende.

 

Sevgiye inanmış yüreğin umman;

Ozanın hasısın sen büyük Ozan!

İlden il’e gezen Natık-ı Kur’an,

Yunus, Hacı Bektaş tezi var sende.

 

“Demokrasi ister sağı, solu da”

Diyerek gezersin karda, doluda.

Trakya’da, bütün Anadolu’da;

Mustafa Kemal’in izi var sende.

 

Kim ne derse desin yapılır yorum,

Şu an gözyaşımdan ıslanıyorum.

Vallahi biraz da kıskanıyorum,

Bindebir Ozan’ın gözü var sende.

 

03.01.2025 – Ozan Bindebir

*

Not: Musa EROĞLU Üstadımıza, O Büyük Ozan’a ithaf olunur.

*

Açıklamalar (TDK):

Töz: Kök, asıl, temel, cevher.

Kumaçukuru: Mersin’in Mut İlçesine bağlı köy.

Hikmet-i Hüdâ: Hüdâ’nın hikmeti.

Cihan: Dünya

Nüktedan: İnce anlamlı, düşündürücü ve güldürücü, şakalı, zarif söz söyleyen kişi.

Umman: Büyük deniz, okyanus.

Natık-ı Kur’an: Konuşan Kur’an.

Tez: Bir konuda bilimsel bir yaklaşım ve yöntemle yapılan araştırmanın sonuçlarını, bulgularını ve değerlendirmelerini içeren yazılı bir çalışmadır.